31 Aralık 2014 Çarşamba

Yılbaşı Oje Önerileri

Geleneksel hale getireceğim herhalde bu yazıyı. Geçen sene yaptığım ojemi gösterememiştim ama bu sene unutmazsam paylaşayım yılbaşı akşamında.

Bu yılbaşını evde ailemle geçireceğim. Erkek arkadaşım da askeriyede kutlayacak bu yıl. Evde kutluyor olsam bile kendime özen göstermemem için sebep yok.


Kırmızı ve yeşil yılbaşının değişmez renklerinden. Her ikisini de tırnaklarımıza taşısak da böyle güzel olsak.


Bu tip nail art'larla uğraşmak istemeyebilirsiniz, ne ara yapabileceğim dersiniz belki. Ama yine de bu güzel sonucu elde etmek mutlu edici değil mi?

Yılbaşının bir değişmeyeni de parıltılar demiştim. Tırnaklarımıza da taşısak bunu dersek, bir de desen yapalım dersek işte böyle güzel olur.

Bir parıltılı örnek daha vereyim dedim. Bu da oldukça kolay ve güzel.

Mutlu günler
Mutlu yıllar

28 Aralık 2014 Pazar

Bu Yıl (2)

Bu hafta ne oldu yazılarım sekteye uğradı fazlaca ama 'Bu Yıl' yazısını eksik bırakmayacağım.

Öncelikle hayatımdaki en etkili değişim işe başlamam oldu. Mart ayından beri çalışıyorum. Uykusuzluk, trafik, yorgunluk, hiçbir aktiviteye vakit bulamama büyük sıkıntı aslında. Ama ben çalışma imkanı bulduğum için tabii ki şükrediyorum. Bu devirde iş bulmak zor, ekmek aslanın ağzında demekte haklılar.


Yüksek lisansa başladım. Hem iş hem okul fazlasıyla zorluyor aslında. İşten sonra ders falan. Kafam alıyor almasına da ders çalışmak falan biraz hayal. İşte her zamanki gibi son gün son dakika çalışmaları.


Yıllar sonra yurt dışına çıktım. Almanya güzeldi be, özlemişim. Dönünce İstanbul’a, 'Vay be Avrupa pek bir farklı' diye düşünmeden edemedim. Trafik olmaksızın, korna sesi olmaksızın yaşamak, karşıdan karşıya geçerken araçların yol vermesi falan benim önemsediğim şeylerdir ve onları tabii ki Avrupa’da buldum. Ahh İstanbul neden böylesin (Ülkemi tabii ki seviyorum yanlış anlaşılmasın, sadece bazı özelliklerine tahammül edemiyorum.).


Bu yıl tabii ki hayatımda bunlar olmadı sadece. Ama 365 gün bir yazıya sığar mı sığmaz. O yüzden bu kadarla sınırladım. Ülke gündemine girmeyi hiç ama hiç istemedim zaten. Olumsuz bir şey yer alsın istemedim burada. Duyarsız kaldığım düşünülmesin.

Herkese şimdiden kocaman mutlu mu mutlu yıllar diliyorum.

Mutlu yıllar

27 Aralık 2014 Cumartesi

Yılbaşına Hediye Paketi Yapalım

Yılbaşı yaklaşıyor. Doğum günüm de yaklaşıyor tabii haliyle. Yılbaşında doğduğumu söylemiştim değil mi daha önce?

Hediyelerinizi almaya başladınız mı? Ben daha başlayamadım. Sanırım son dakikaya kalacak gibi. Son hafta son gün koşuşturacağım gibi gözüküyor. Ayrıca doğum günüm yaklaşırken hediye peşinde koşuşturmamam lazım benim. Benim için koşuştursun insanlar :)

Hediyeyi açmadan önce hediye paketi de ilgimi çeker benim. Hele ki özenle, kişiye özel hazırlanmışsa. Genelde hediyeyi aldığımız yerde paketletmeyi tercih ediyoruz. Çünkü ya vaktimiz yoktur ya da paketlemeyi pek beceremiyoruzdur.

Hem hediyesini eliyle yapan hem de paketini özenle yapan insanlara hep imrenmişimdir. Özene bezene hazırlamayı ben de çok severim ama paketleme konusunda beceriksiz olanlardan biri de benim.

Pinterest’ten bulduğum paketleme örneklerini sizinle paylaşmak istedim. Marifetli arkadaşları buraya davet ediyorum.


Bu paketlemeye bayıldım. İpinden tutun da düğmelerine kadar. Bu kolay, bunu yapabiliriz bence.



Paketi kurdelemek de ayrı bir sanat diyorsanız, bu da açıklamalı kolay yapımı.



Bakın bu en kolayı ve hatta en eğlencelisi. Noktaları belli bir düzende yapamam diyorsanız, nasıl yapıyorsanız öyle yapın. Puantiye her haliyle sevimlidir.


Hediye paketinize bir de şeker ekleyin ki karşınızdakini daha da mutlu edin.

Mutlu günler
Mutlu yıllar

25 Aralık 2014 Perşembe

Yılbaşı Ev Partisi

Yılbaşı gecesini herkes heyecanla bekler. Yeni bir yıl, yeni hayat gibi gelir. Bilinir ki yeni yıl mutluluk, huzur getirir. Heyecanla beklediğimiz bu geceyi kimimiz arkadaşlarımızla kimimiz ailemizle akrabalarımızla geçiririz. Evde yemek yer ya da dışarıda eğleniriz. İstanbul’da dışarıda eğlenmek ne kadar mümkünse o gece.

Dışarıda kutlamayı sevemeyenlerdenim. Dışarıda yemek yesen pahalı, her yer kalabalık, gürültü fazla. Evde sakin sakin arkadaşlarla kutlamak daha akıllıca ve eğlenceli geliyor bana. Siz de bu yılbaşını evde kutlayacaksanız ve parti verme hazırlığındaysanız küçük sürprizlerle evinizi yılbaşına hazırlanın.

Yılbaşı demek parıltı demek diyorsanız o gece bardaklarınıza katın parıltınızı. Ama her yerinizin sim olmasını da kabullenmeniz gerekecek. Bardakları daha sonra makinede değil de elinizde yıkayın mümkünse.



Yeni yıla dakikalar sayarken ışıklarınızı kapatın ve mum yakın. Aman dikkat, mumları devirmeyeceğiniz, perdelerden örtülerden uzak yerlere koyunuz. Mumlarınızı süsünü de unutmayın tabii ki. Her şey yılbaşına özel olmalı.



Kendinize önümüzdeki yıl bir adım ilerlemiş olacağınız bir şey yapın, bunun için bir liste hazırlayın.



O gece özel olan fotoğraflarınızın bir arka planı olsun istiyorsanız da bu fikir işinize yarayacaktır.



Ayy amma parlak oldu evim diyorsanız… Aman deyiverin, bir gecelik de böyle oluversin.

Mutlu günler
Mutlu yıllar

17 Aralık 2014 Çarşamba

Hippi Örgü Saç Modeli

Saçını örmeyi hangi kız sevmez. İster bütün saç örülü olsun, ister tutam tutam örgüler olsun, örgünün saçımıza, bize kattığı güzellik başkadır. Bugünün saç önerisi de hippi saç modeli olsun istedim. Gayet basit görüldüğü üzere. Saçım şu an bayağı kısa olduğu için ben yapamıyorum. Ama siz benim yerime de yapın.

Saçınızın her iki yanından da ortalarından alıp birer örgü yapın. Örgüleri biraz gevşek tutmakta fayda var. Önde kalan tutamlarınızı da arkada birleştirip örün. 

İşte artık siz de bir hippi kız oldunuz.


Mutlu günler

3 Aralık 2014 Çarşamba

Buffy Vampir Avcısı 8. Sezon

Eee hani nerede aldığım kitaplarımın yazısı. Kaç ay oldu alalı. Tabii ki yazamadım yazısını. Daha da yazacak bir sürü şey var aklımda. Şimdi aklıma geliyor bir sürü fikir. Onları da hazırlayayım yahu.

Neyse ne diyorduk.


Aldığım şeyler aslında kitap değil çizgi roman. Buffy the Vampire Slayer dizisine yıllardan beri hayranım. İlk izlediğim yabancı dizilerden biri sanırım. Yani ilk onu hatırlıyorum, Cnbc-e'de izlediğimi. Dizisi bitince bayağı üzülmüştüm de çizgi romanının çıkacağını duyduğumda çok sevinmiştim. Ama almadım işte ilk çıktığı zamanlar. Alırım sonra diye diye en son çalışmaya başlayınca serisini alayım bari dedim.


Sen misin o kadar zaman bekleyen. Her yerde gördüğüm çizgi romanları bulamaz oldum. 8 kitaplık seriden kalmış 2 3 seri. Dedim nasıl bulacağım. Hemen internete sarıldım. İdefix'i de yeni yeni keşfetmişim. Hemen verdim siparişimi. Ama bir sorunum var, ilk kitap hiçbir şekilde yok. İnternette zar zor bir iki yerde buldum ama almaya güvenemedim.


Kadıköy'de bir çizgi romancıda buldum. Var ama seri halinde satıyorum dedi. Bulması zor dedi. Dedim biliyorum. Ama ben çoktan almıştım diğerlerini. En son sığındım gittigidiyor.com'a. Çok ilgili bir satıcıydı, yanında kitap ayracı da göndermiş tatlı bir notla. Mutlu ediciydi.

idefix'te küçük bir sorun yaşadım ama. İki adet çizgi romanda kargodan kaynaklanmayan hasarlar vardı. Mail attım, rica ettim değişmesi için. Sıkıntım ne ise bir not yazmamı faturayla birlikte karşı ödemeli olarak kargo göndermemi istediler, gönderdim. Üç gün içinde geri geldi yeni çizgi romanlarım. İlk kargoyla gelen 6 kitap bir arada bir baloncuklu kargo poşetiyle gelmişti, anca bu son ikisi ambalajlı olarak geldiler. Keşke ilk kitaplar da öyle gelseydi diye düşündüm ama mükemmellik zor kargoda.


Sonuç olarak memnun kaldım her iki yerdeki alışverişimden de. Daha okuma fırsatı bulamadım ama ne yazık ki. Yavaş yavaş tadını çıkara çıkara ilk çizgi romanı okumaktayım.

Mutlu günler